Son günlerde, İsrail'in savunma yetenekleri üzerinde fala konuşulan bir konu var: ABD'nin askeri desteğinin azalması, ülkenin stratejik savunma sistemleri üzerinde büyük bir tehdit oluşturuyor. Özellikle, İsrail’in füze kalkanı olarak bilinen "Iron Dome" ve diğer hava savunma sistemleri, iç güvenliği sağlamak için kritik öneme sahip. Ancak, son birkaç haftadır gerçekleşen gelişmeler, bu sistemlerin etkinliğini sorgulayan pek çok uzmanın görüşlerine yol açtı. Analistler, 10 günlük bir zaman diliminde ABD'nin önerdiği destekcek eksikliklerinin nasıl büyük bir sıkıntıya dönüşebileceğine dikkat çekiyor.
İsrail’in arka planda pek çok askeri ve diplomatik desteğe ihtiyacı olduğu açık. Iron Dome gibi önemli hava savunma sistemleri, genellikle füze ve roket tehditlerine karşı savunma sağlarken, son zamanlarda yaşanan askeri krizler, bu sistemlerin etkinliğini zayıflatıyor. Özellikle İran, Hamas ve diğer grupların giderek artan saldırgan tavırları, İsrail'i yeni stratejiler geliştirmeye zorladı. Analistler, bu durumu, kendine ait savunma sistemlerinin yalnızca bir bölümü ile değil, aynı zamanda dış destek ile de sürdürülebilir olduğunu vurgulayarak açıklıyor.
Son dönemde yaşananlar, özellikle ABD’nin aldığı bazı kararlar ile daha da gündeme geldi. Washington, uzun süredir süren askeri destek anlaşmalarında kısıtlamalara gitti. Bu durum, İsrail’in askeri harcamalarını ve savunma sistemlerinin modernizasyonunu olumsuz etkileyebilir. Ayrıca, Amerika'nın Orta Doğu'daki stratejisini değiştirmesi, İsrail için riskleri artıracak bir ortam yaratıyor. Özellikle, füze kalkanının işleyişinin ABD desteği olmadan devam ettirilmesi oldukça zorlu bir süreç olabilir.
Buna ek olarak, İran'ın artan etkisi de İsrail için başka bir endişe kaynağı. Tahran, kendi füze programını geliştirmeye devam ederken, bu durum, bölgesel dengelerin altüst olmasına neden oluyor. İran, hem askeri hem de nükleer silah geliştirme girişimleri ile Orta Doğu'da giderek daha fazla söz sahibi olmaya çalışıyor. Bunun yanı sıra, desteklediği gruplar aracılığıyla İsrail'e yönelik tehditlerini artırıyor. Bu çelişkili durum, İsrail’in füze kalkanının işlevini daha da önemli hale getiriyor. Ancak, ABD desteğinin azalmış olması, bu sistemin etkisiz hale gelmesine ve ciddi tehditler karşısında çaresizlik yaratmasına neden olabilir.
Son günlerde bazı güvenlik uzmanları, bu durumun daha da kötüye gidebileceği konusunda halkı uyarıyor. Eğer ABD, önümüzdeki dönemde desteğini sürdüremezse, İsrail’in güvenlik yapılarına büyük bir darbe gelebilir. Uzmanlar, hem savaş stratejilerinin değişmesi gerekebileceği üzerinde duruyor, hem de dış bağımsızlığın sağlanması adına alternatif çözümler geliştirilmesi gerektiğini vurguluyor. Bu bağlamda, İsrail’in kendi iç savunma sistemlerini güçlendirecek adımlar atması gerektiği ifade ediliyor.
Özetle, İsrail, son 10 günde, uluslararası alanda büyük bir belirsizlikle karşı karşıya kalmış durumda. Füze kalkanı ve diğer savunma sistemlerinin etkinliği, yalnızca teknik detaylarla değil, aynı zamanda sağlanan uluslararası desteğin niteliğiyle de doğrudan ilişkili. ABD'nin desteğinin azalması, bu güvenlik yapılarının zayıflamasına ve iç tehditlerin artmasına neden olabilir. Dolayısıyla, Orta Doğu'daki bu karmaşık durum, hem siyasi hem de askeri boyutta titizlikle takip edilmeli.