Son dakika gelişmesi olarak duyurulan 6,2 büyüklüğündeki deprem, dünyanın en kalabalık şehirlerinden biri olan İstanbul'u etkisi altına aldı. Deprem, yerel saatle 15:30'da meydana geldi ve şehirde adeta bir kaos ortamı yarattı. Sarsıntı, birçok ilçede hissedilirken, binaların nasıl dayanıklı olduğu, hazırlıkların yeterli olup olmadığı gibi konular da gündeme geldi. Yetkililer acil durum planlarını devreye alırken, halk paniğe kapıldı.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) tarafından yapılan açıklamada, depremin büyüklüğünün 6,2 olarak kaydedildiği bildirildi. Merkez üssü, Marmara denizinin kuzeyindeki bir noktada yer almakta. Uzmanlar, depremin sonrası artçı sarsıntıların olabileceğini belirtirken, bu durum vatandaşlar arasında endişe yaratmaya devam ediyor. Depremin İstanbul'daki etkileri, şehir genelinde çok sayıda bina ve yapıda hissedildi. İlk gelen bilgiler, bazı binalarda hafif çatlaklar oluştuğunu gösterirken, can kaybı ve yaralı sayısına dair henüz bir resmi açıklama yapılmadı. Ancak, vatandaşlar evlerinde boşuna beklememeleri ve güvenli alanlara yönelmeleri konusunda uyarıldı.
Depremin ardından birçok uzman, İstanbul'un zorlu bir coğrafyada bulunduğunu hatırlatarak, beklenen büyük depremler konusunda halkı bilgilendirmeye başladı. İstanbul'da ilk kez bu büyüklükte bir depremin yaşanmasının ardından, yapılması gerekenleri sıralayan uzmanlar, öncelikle binaların dayanıklılığına dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı. Ülke genelinde 1999'dan beri yürütülen kentsel dönüşüm projelerine dikkat çekilirken, bu projelerin ne kadar hızlandığı ve ne kadar işe yaradığı tartışma konusu oldu.
Ayrıca, depremin ardından özellikle boş alanlarda bekleyen araçlar için uyarılarda bulunuldu. Sarsıntı sırasında hürriyetle yürümeye çalışan sürücüler, sarsıntının ardından sakinleşmeye çalışırken, acil durum hizmetlerinin devrede olduğu bildirildi. Sağlık Bakanı tarafından yapılan açıklamada ise, bölgedeki hastanelerin hâlâ açık olduğu ve acil durum yardım ekiplerinin klavye tarafından yönlendirildiği belirtildi.
İstanbul'da meydana gelen bu büyük deprem, hem geçtiğimiz yıllarda yaşanan diğer doğal afetlerin hatırlatılması açısından hem de uzmanların, depreme hazırlık anlamında daha fazla üzerine gitmesi gereken durumları gözler önüne serdi. Şehrin büyük kısmında eğitici seminerlerin, tatbikatların ve bilgilendirme toplantılarının yapılması gerektiğinin altı çizilirken, İstanbul Belediyesinin yaptığı çalışmalara da dikkat çekildi.
Son olarak, İstanbul'daki deprem, tüm ülke için bir uyanış çağrısı niteliği taşıyor. Herkesin kendi ve sevdiklerinin güvenliği için deprem konusunu ciddiye alması gerektiği bir kez daha vurgulandı. Herkesin bilinci ve tedbirleri arttırması gereken bu dönemde, topyekun bir seferberliğe olan gereksinim kendini gösteriyor.