Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), 23 Nisan 1920’de kurulduğunda, tarihin akışını değiştiren önemli bir adım atılmıştı. Atatürk'ün liderliğinde kurulan bu meclis, Türkiye Cumhuriyeti'nin temelini oluşturdu ve vatandaşların temsil edilmesi hususunda devrim niteliğinde bir rol üstlendi. 2025 yılına yaklaşırken, TBMM 105 yaşına girdi. Bu yazımızda, Meclis'in kuruluşundan günümüze kadar olan süreçteki gelişmeler, başarılar ve karşılaştığı zorluklar üzerinde duracağız.
TBMM, Kurtuluş Savaşı döneminde, işgal altındaki Anadolu'da milli egemenliği tesis etmek amacıyla kuruldu. İlk meclis, 23 Nisan 1920'de Ankara'da toplandı ve Atatürk, bu meclisi Türk milletinin iradesinin yegâne temsilcisi olarak gördü. Meclisin ilk görevleri arasında Kurtuluş Savaşı'nın yürütülmesi, ülkenin iç işlerinin düzenlenmesi ve bağımsızlık mücadelesinin organize edilmesi yer aldı. TBMM, Türk milletinin iradesinin sembolü haline geldi ve milli mücadelenin en önemli mecrası oldu.
1931 yılında kabul edilen 1924 Anayasası ile TBMM'nin yetkileri genişletildi ve meclis, yasama, yürütme ve yargı yetkilerini elinde toplama yönünde önemli adımlar attı. Bu süreç içerisinde meclisin, Türkiye'nin sosyal, ekonomik ve kültürel yapısının şekillenmesine katkıda bulunarak, demokratik bir yapının inşa edilmesine zemin hazırladığı görüldü.
TBMM, yalnızca bir yasama organı olmanın ötesinde, Türkiye'nin siyasi tarihindeki birçok önemli dönüşümün de merkezinde yer aldı. 1946 yılında çok partili hayata geçilmesiyle birlikte, TBMM'nin işlevi daha da önem kazandı. İkinci Dünya Savaşı sonrası dönemde demokrasiye geçiş sürecinde TBMM, siyasetin nabzını tutarak Türkiye'nin çağdaşlaşma yolundaki enstrümanlarından biri olmuştur. Ayrıca, 1982 Anayasası ile birlikte TBMM'nin yetkilerini koruma ve demokrasi çizgisinde gelişim sağlama çabaları artmıştır.
Günümüzde ise TBMM, çeşitli yasalar çıkararak, halkın istekleri doğrultusunda yapılan düzenlemeleri gerçekleştirmekte. Özellikle son yıllarda yaşanan toplumsal değişimlerin, siyasi meselelerin ve uluslararası ilişkilerin etkisiyle TBMM'nin rolü daha da belirginleşmiş durumda. TBMM, kadın temsilinin arttırılması, gençlerin kamu hayatına katılımı gibi konularda önemli adımlar atarak, toplumsal eşitlik ve adaletin sağlanmasında aktif rol oynamaktadır.
Yoğun tartışmalara, siyasi çatışmalara ve krizlere rağmen, TBMM Türk halkının iradesini temsil eden en üst organ olarak varlığını sürdürmeye devam ediyor. 105 yıllık geçmişi boyunca meclis, Türkiye'nin kursuna yön veren bir yapı olmuş, pek çok zorluğun üstesinden gelerek demokratik sürecin sürekliliğini sağlamıştır.
105 yaşına giren TBMM, geçmişte olduğu gibi gelecekte de Türk demokrasisinin en önemli unsurlarından biri olmaya devam edecektir. TBMM’nin bu yaş dönümünde, geçmişten bugüne taşıdığı mirasın ne kadar değerli olduğu bir kere daha anlaşılıyor. Gelecek nesillere bırakılacak olan bu miras, demokratik değerlerin, insan haklarının ve toplumsal adaletin sağlanmasında hayati bir rol oynayacaktır. TBMM, her ne kadar Türkiye’nin tarihsel yolculuğunda birçok zorlukla karşılaşmış olsa da, halkın iradesinin merceği olmaktan asla vazgeçmemiştir.
105. yılına giren TBMM’yi kutlarken, gelecek yıllarda Türk halkına daha demokratik ve adil bir yönetim sunma hedefine doğru attığı her adımın, ülkenin geleceği açısından ne denli önemli olduğunu vurgulamakta fayda bulunmaktadır. Bu bağlamda, TBMM'nin her zaman halkın yanında olması, onun iradesine saygı göstermesi ve modern Türkiye'yi oluşturma vizyonunu sürdürmesi gerekmektedir. Böylelikle TBMM, hem geçmişin hem de geleceğin temsilcisi olmaya devam edecektir.